Samsun'da öğretmenlerin protestosu ilgileri üzerine topladı!
Geçtiğimiz gün İstanbul'da Eyüpsultan Final Anadolu Lisesi'nin Müdürü İbrahim Oktugan, Irak uyruklu bir öğrenci tarafından okul içinde silahla 5 el ateş edilerek katledildi. Türkiye'nin dört bir yanında öğretmenler bu olaya ilişkin protesto gerçekleştirdi. Okullarda dersler yapılmadı. Öğretmenler tek yürek oldu, birlik oldu. Hürriyetçi Eğitim-Sen, Eğitim-İş Sendikası, Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen) ve diğer öğretmen sendikaları üyeleri Samsun Öğretmenevi önünde toplandı. Öğretmenevinden Valiliğe kadar yürüyüş yapan üyelerin görevi başında öldürülen öğretmenlerin temsili tabutu tepkiyi anlatan en ilginç enstantane oldu. Kan kırmızısı boyalı önlüklerde protestoda öğretmenlerin üzerindeydi. Samsun Cumhuriyet Meydanında Onur Anıtının önünde de tepkiler devam etti.
Samsunlu Hürriyetçi Eğitim Sen Genel Başkanı Levent Kuroğlu basın açıklaması yaptı:
''Bugün ülke genelinde eğitim çalışanlarının uğradığı şiddete DUR demek için YUTKUNMADIK, HAYKIRDIK. Hürriyetçi Eğitim Sen, Eğitim İş, Eğitim Sen, Teçsen, Anadolu Eğitim Sen ile Eğitim Çalışanların uğradığı şiddete karşı yaptığımız, binlerce eğitim çalışanıyla birlikte Milli Eğitim Bakanlığı önünden başlayarak TBMM önündeki açıklamalarla sonlandırdığımız eylemimizde Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'i istifaya davet ettim. 24 Kasım'da dağıtılan önlüklerin öğretmenlerin itibarını geri getirmediğini, şiddete uğramamızı, kurşunlara hedef olmamızı engellemediğini, dağıtIan önlüklere kan bulaştığını, eğitim çalışanları artık çelik yelek ile okullara gitmek zorunda kalacağını ifade ettim. Milli Eğitim Bakanı Sn. Yusuf Tekin'in eğitimi karanlığa sürüklediğini, bataklığa götürdüğünü anlattım. Mili Eğitim Bakanlığının icra makamı olduğunu, bakanın yanına aldığı yandaş sendikalarla birlikte kameralar önünde kınama mesajları vererek, yaşanılan acıların üstünü örtemeyeceğini haykırdım.'' dedi.
Chp Samsun Milletvekili Murat Çan'da Samsun'da öğretmenlerle birlikteydi.
Çan, sosyal medya üerinden açıklama yaptı.
''Eğer öğretmen ölürse; sevgi ölür, şefkat ölür, umut ölür, yarınlarımız ölür!
Eğer öğretmen ölürse; SEN ölürsün, BEN ölürüm, BİZ ölürüz!
Bugünkü derslerini, kara tahta başında değil meydanlarda veren eğitim ve bilim emekçilerimizle kol kola girerek, hep birlikte haykırdık:
